Palliser Estate Wines, 2016

20160429_121521.jpg

Palliser Estate Wines, Martinborough’da bilinen en başarılı butik şaraphanelerden biri. 73 hektarlık bağlarında Pinot Noir, Chardonnay, Pinot Gris, Riesling ve Sauvignon Blanc yetişmekte. Palliser beyaz, kırmızı, roze sek şaraplarının yanısıra tatlı ve köpüklü şaraplar da yapmakta.

mwr

26 yıllık deneyimi olan şarap yapımcısı Allan ile çalışmak kaçınılmaz bir fırsattı benim için. Hasat başlamadan önce kendisine bağlarda da çalışabileceğimi söyledim. Böylece maceram erken başladı. Bağlarda dikkatimi çeken nokta kuşlar oldu. Kuş zararını önlemek için asmaları ağlarla örttük. Bağ müdürü Guy, hakikaten çok deneyimli ve bilgili bir kişiydi. Bağda çalışırken sürekli kendi deneyimlerini bizlerle paylaşırdı. Fırsat buldukça da bağlar hakkında tartışmalar yaptık.

Şaraphanede Allan ve Guy ile beraber çalıştım,,apayrı bir keyif,,stres yok-espriler dönüyor-ama herşey organize,,olası bir sorun olduğu zaman anında müdahale. Allan’in şarap yapım tekniği şu ana kadar çalıştığım bütün şaraphanelerden oldukça farklıydı. Belliki Palliser’in sırrı-şaraplarının lezzeti tamamen Allan’in sihirli ellerinde. Yeniliklere oldukça açık, bilimsel çalışmaları yakından takip eden ve de deneyimini hemen karşısındakine hissettiren oldukça başarılı bir şarap yapımcısı. Bu yüzden bölgedeki herkes onunla iletişim halinde. Bağda üzümü yetiştirmeden tutunda şaraphanede işlenmesine kadar oldukça farklıydı.

Hasatta Palliser ile çalışmanın bir güzel yanı da Michelin Star Şef olan Joe ve Steve’in hazırladıkları öğle yemekleri ve Allan’nin şarap süprizleri. Çoğu zaman şarap tadımı eğlenceye dönüşüyordu. Yemek sırasında küçük oyunlarla şarabın hangi ülkede, hangi üzümden,hangi şaraphaneden, rekoltesi, alkolü, vb. tahminlerde bulunuyorduk.

12472468_1185914451427483_8234688191408580254_n
Biraları unutmamalı. Her akşam değişik bira tadımları da cabası. Palliser kendi bağlarından butik bira üreticisine hem üzüm hem de üzüm suyu temin ediyordu. Karşılığında da bizim  içtiğimiz biralar.

Hasattan sonra mutlaka çalışanlar ödüllendirilmeli, de mi? İlk önce bir barbekü partisi, ertesi gün ormanda bisiklet turu 🙂 Her sene değişik bir aktivite düzenlediklerini söylediler.


Uzun zamandır görmediğim arkadaşım Fatih Üstok’ a da konukseverleiğinden ötürü sonsuz teşekkürler.

20160305_160746

Son olarak yeni arkadaşlara (liseden yeni mezunlara yada üniversite öğrencilerine) tavsiyem: İş hayatı oldukça acımasız-mümkün olduğu kadar işe başlamadan önce ülke ülke gezin. Türkiye’de yetişme tarzımız oldukça yanlış: Lisede aile yanında üniversiteye hazırlık-Üniversite sınavı-askerlik-iş-evlilik (hemen hemen herkes bu raya oturtuluyor). Sizce vizyonunuz nekadar gelişecek bu şekilde. Hemen para? diyeceksiniz. Yeni Zelanda’da çalışırken avrupalı birçok gençle tanıştım. Liseden mezun olur olmaz “Working Holiday Visa” ile 12 ay Yeni Zelanda’da kalma olanağınız var. Gençler, heryerde çalışıyorlar: elma bahçeleri,süt çiftlikleri,bağlar,oteller,restaurantlar,,vs. Amaç, insan tanımak – ülke ülke ülke gezmek. BACKPACKERS. Kamp yapmayı da seviyorsanız yaşadınız.

Palliser ekibine herşey için çok teşekkür ederim.

20160416_090147

http://www.nzherald.co.nz/wairarapa-times-age/news/article.cfm?c_id=1503414&objectid=11623069